2BLACKDOT HAFTALIK BÜLTEN İÇİN TIKLAYINIZ

Haftalık Ekonomik Görünüm-7 Ekim 2024

2BLACKDOT Haftalık Bülten – 7 Ekim 2024

1. TCMB Başkanı Dr. Fatih Karahan’ın TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki Sunumu:

– Merkez Bankası Başkanı Dr. Fatih Karahan, küresel büyümenin ihracat ağırlıklı toparlanmasını beklediklerini ve bu toparlanmanın 2025 yılı sonunda %2,4 seviyesine ulaşacağını belirtti.
– Sunumda, enerji fiyatlarındaki düşüşün yılın üçüncü çeyreğinde devam ettiğine, ancak enerji dışı emtia fiyatlarındaki yükselişin sürdüğüne dikkat çekildi. Özellikle enerji harici emtialardaki fiyat artışının, küresel piyasalarda önemli bir faktör olmaya devam ettiği vurgulandı.

2. Faiz Politikalarında Küresel ve Ulusal Eğilimler:

– Gelişmiş ülkelerin merkez bankalarının enflasyonu kontrol altına almak için hızla faiz artırdığı, ancak son dönemde faiz düşürme eğilimine girdikleri belirtilirken, gelişmekte olan ülkelerde ise temkinli para politikalarının sürdüğü vurgulandı.
– Türkiye özelinde ise, yurtiçi talepteki daralmaya rağmen, net ihracatın büyümeye olumlu katkısının sürdüğü grafikte gösterildi.

3. Yurtiçi Talep ve Net İhracat:

– Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) verilerine göre, yurtiçi talep ılımlı bir seyir izlemeye devam etse de, perakende satış hacim endeksindeki artış trendi dikkat çekiyor.
– Bununla birlikte, İktisadi Yönelim Anketi verilerine göre yurtiçi siparişlerde azalma eğilimi devam ediyor. Talep tarafındaki ılımlı seyir, arz koşullarında da benzer bir tabloyu yansıtıyor.

4. Dış Ticaret ve Cari Denge:

– Dış ticaret dengesinde, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış hareketli ortalamalar dikkate alındığında, altın ve enerji hariç denge de dahil olmak üzere iyileşme trendi sürüyor.
– Bu iyileşmeye paralel olarak, cari dengenin gayrisafi yurtiçi hasılaya (GSYİH) oranında da olumlu gelişmeler yaşandığı belirtiliyor. Özellikle, dış ticaretin bu iyileşmeye katkısının devam ettiği ifade ediliyor.

5. Enflasyonla Mücadele ve Sıkı Para Politikası:

– Enflasyonda genel olarak ılımlı bir seyir gözlemlenmekte; ancak hizmet enflasyonu, ana harcama grupları arasında halen güçlü bir konumda bulunuyor.
– Kira enflasyonunda düşüş trendinin başladığı ve ilan fiyatları ile yeni kiracı kira endeksi gibi öncü göstergelerin, önümüzdeki aylarda kira enflasyonundaki bu düşüşün hızlanacağına işaret ettiği açıklandı. Ayrıca, temel mal enflasyonunun daha düşük seyrettiği vurgulandı.

6. Bireysel Krediler ve Mevduat Faizleri:

– Tüketici kredileri, özellikle bireysel kredi kartları dâhil olmak üzere ılımlı bir büyüme sergiliyor. Buna karşın ticari kredilerde büyümenin hedeflenen sınırların altında kaldığı belirtiliyor.
– Toplam mevduatlar içinde Türk Lirası (TL) mevduatın payı artmaya devam ederken, kur korumalı mevduatın (KKM) payında düşüş yaşandığına dikkat çekildi. Ayrıca, Türkiye’nin 5 yıllık CDS priminde de gerileme görüldü.

7. TCMB Döviz Rezervleri:

– Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, brüt rezervlerinin 157,4 milyar USD seviyesine ulaştığını ve SWAP hariç net rezervlerinin 32,9 milyar USD olduğunu açıkladı.
– TCMB’nin döviz rezervlerindeki artış, sermaye hareketlerinde gözlemlenen ılımlı iyileşme ve portföy hareketlerinden gelişmekte olan ülkelere yönelen yatırımların artışıyla destekleniyor.

8. Finansal Sıkılaştırma ve Makroihtiyati Önlemler:

– TCMB, politika faizlerindeki sıkılaştırmaya paralel olarak makroihtiyati çerçevede de miktarsal sıkılaştırmayı sürdürüyor. Bu kapsamda, zorunlu karşılıklar ve kotasyon ile depo ihaleleri yoluyla piyasalardaki fazla likiditenin sürekli olarak çekildiği vurgulandı.

9. Haftalık Ekonomik Veriler:

– TCMB verilerine göre, 27 Eylül haftasında TCMB’nin brüt rezervi 157,4 milyar USD’a yükseldi, SWAP hariç net rezervler ise 31,7 milyar USD seviyesine ulaştı.
– TÜİK verilerine göre, Eylül ayında Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) yıllık bazda %49,38’e gerilerken, Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) ise yıllık bazda %33,09’a geriledi.

Bu haftaki bültende dikkat çeken en önemli noktalar arasında, Merkez Bankası’nın sıkı para politikası ve finansal sıkılaştırma tedbirleri öne çıkarken, enflasyonda beklenen düşüşlerin kira ve hizmet sektörlerindeki gelişmelerle desteklendiği vurgulanıyor.